2009 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği yayınlanmıştır. Bu yönetmelik hazırlanırken güdülen amaçlar şunlardır:
- Çeşitli sanayi ve enerji üretim tesislerinde gerçekleştirilen faaliyetler sonucu is, duman, gaz, buhar, toz ve aerosol şeklinde havaya yayılan emisyonları kontrol altında tutmak
- İnsanların ve doğanın nefes almasını sağlayan havada oluşan kirlenmelerin önüne geçmek
- Havadaki kirlenmeler yüzünden insan sağlığını ve doğayı, ortaya çıkacak tehlikelerden korumak
- Bu tehlikelerin zararlarını ortadan kaldırmak veya en azından olumsuz etkilerini en düşük seviyeye indirmek
Sözü edilen yönetmeliğin kapsamı ise şu şekilde belirlenmiştir:
- İşletmelerin kurulması ve işletilmesine yönelik esaslar
- İşletmelerden çıkan hava emisyonları
- İşletmelerin etki alanı içinde hava kirliliği düzeyinin tespit edilmesi
- Yakıtların, ham maddelerin ve ürünlerin üretilmesi, kullanılması, saklanması ve taşınmasına yönelik esaslar
Kısaca yönetmelik ile, çeşitli sanayi ve enerji üretim tesislerinin faaliyetleri sırasında havaya yayılan emisyonların kontrol altına alınması hedeflenmiştir.
Gazların yoğunluğu çok düşük, akışkanlığı ise son derece yüksektir. Gazı oluşturan moleküller rastgele ve kaotik olarak sürekli birbirlerine ve bulundukları yerin yüzeylerine çarpar. Bu nedenle gaz kelimesi kaos kelimesinden türemiştir. Gazların birbirlerine karışması çok hızlıdır. Serbest kalan bir gaz birkaç saniye içinde bulunduğu ortamı bütünüyle kaplar.
Belli bir hacimde aynı sıcaklık ve aynı basınç altında herhangi bir gazın molekül sayısı aynıdır. Bu nedenle gaz miktarları genelde hacim olarak ölçülür. Ölçümler yüksek yoğunluklarda yüzdesel olarak hacmen, düşük yoğunluklarda ise milyon adetteki partikül sayısı olarak yapılır.
Gazlar risk oluşturma durumlarına göre şu şekilde sınıflandırılmaktadır: yanıcı gazlar, zehirli gazlar ve nötr (inert) gazlar.
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte bir ortamda belli bir seviyenin üzerinde olmaları durumunda tehlike yaratan gazları tespit etmek için farklı çalışma ilkeleri olan gaz sensörleri üretilmiştir. Ancak yetkili laboratuvarlarda, her türlü ortamda farklı özellikler dikkate alınarak hassas gaz ölçümleri yapılmaktadır. Bu çerçevede kuruluşumuz da gaz ölçümleri konusunda çok sayıda test ve ölçüm çalışmaları yapmaktadır. Bu amaçla verilen hizmetler aşağıdaki tabloda yer almaktadır:
Gaz Ölçümleri |
|
Emisyon gaz ölçümleri |
PH3 (fosfin) ölçümleri |
İmisyon gaz ölçümleri |
Dual Tox CO/H2S ölçümleri |
Baca gazı ölçümleri |
LEL 0-100% LEL ölçümleri |
Ortam gaz ölçümleri |
CL2 (klorin) ölçümleri |
Tünel gaz ölçümleri |
NH3 (amonyak) ölçümleri |
CO (karbonmonoksit) ölçümleri |
C6H6 (benzen) ölçümleri |
CO2 (karbondioksit) ölçümleri |
NOx ölçümleri |
O (oksijen) ölçümleri |
VOC ölçümleri |
NO (azot oksit) ölçümleri |
Partikül ölçümleri |
NO2 (azot dioksit) ölçümleri |
Ortam nem ölçümü |
CH4 (metan) ölçümleri |
Ortam sıcaklık ölçümü |
H2S (hidrojen sülfür) ölçümleri |
Ortam toz ölçümü |
O2 (oksijen) ölçümleri |
Hava kirliliği ölçümü |
SO2 (kükürt dioksit) ölçümleri |
|
Kuruluşumuz bu gaz ölçümlerini, ilgili yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve test yöntemlerine uygun şekilde gerçekleştirmektedir.
Bu arada kuruluşumuz, ÖSAS Akreditasyon Kurumu'ndan, TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde akredite olmuştur ve yapılan test, ölçüm, analiz, kontrol ve muayene işlemleri ve düzenlenen raporlar, özel ve resmi denetimlerde geçerli kabul edilmektedir.