Elektrik şebekesi dendiği zaman, üretilen elektrik enerjisini tüketicilere iletmek amacı ile oluşturulan bir ağ anlaşılmaktadır. Elektrik şebekesi şu unsurlardan oluşmaktadır:
- Elektrik gücü üreten enerji santralleri
- Bu elektrik enerjisini dağıtım merkezlerine aktaran iletim hatları
- Tüketicilere elektrik bağlantısı sağlayan bileşik dağıtım hatları
Ekonomik bakımdan uygun olması için enerji santralleri oldukça büyük boyutlarda inşa edilmektedir ve genel olarak baraj bölgelerinde, yakıt kaynaklarına erişim kolaylığı olan yerlerde veya yenilenebilir enerji kaynaklarına yakın olan bölgelerde, ama çoğunlukla yerleşim alanlarından uzak yerlerde kurulmaktadır. Buralarda üretilen elektrik enerjisi, gerilimi yükseltilerek iletim ve dağıtım şebekesine aktarılmaktadır. Enerji bu şekilde üretildiği noktadan çok uzak mesafelere, bazen de ülke sınırları dışına taşınmaktadır. Bu şekilde taşınan enerji, enerji dağıtım merkezlerine ulaştırılmış olmaktadır. Dağıtım merkezleri ise genelde bölgesel dağıtım ağını işleten kuruluşlardır. Buraya gelen elektrik enerjisinin gerilimi dağıtım gerilimi seviyesine indirilmektedir. Daha sonra enerji dağıtım şebekesinden servis merkezine ulaşan elektrik enerjisinin gerilimi, ihtiyaç duyulan gerilim seviyesine indirilmektedir.
Elektrik güç sistemlerinde, şebekenin gerilim ve frekansındaki değişimler ile şebekeden çekilen akımdaki dalga şekli bozuklukları, enerji kalitesini göstermektedir. Elektrikli cihazların çoğu şebeke gerilim ve frekans değişimlerine karşı hassas değildir. Aynı zamanda son yıllarda çok yaygın kullanılan elektronik devreler tarafından kontrol edilen cihazlar da enerji kalitesine karşı çok duyarlıdır. Bu cihazların içinde bulunan karmaşık devreler şebekedeki bozucu etkilerden çok fazla etkilenmektedir. Böyle zararlı sonuçlarla karşılaşmamak için şebeke gerilim değerlerinin belirlenen sınırlar içinde olması gerekmektedir. Şebeke gerilim ölçümleri bu amaçla yapılmaktadır.
Özellikle elektronik cihazlar aşırı gerilimlere karşı dayanıklı değildir. Üretim sırasında yeterli koruma sağlayacak önlemler alınsa da bu cihazlar gerilim dalgalanmalarından etkilenir ve yanlış çalışabilir. Şebekedeki veya bir tesisteki bir kondansatörün devre dışı bırakılması veya devreye alınması sonucunda gerilimde yüksek frekanslı bileşenler oluşmakta ve bu durum cihazların hatalı çalışmasına neden olmaktadır.
Firmamız, elektriksel güvenlik muayeneleri çerçevesinde, şebeke gerilimi ölçümlerini, ilgili yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve test yöntemlerine uygun şekilde gerçekleştirmektedir. Bu konuda firmamız, Türk Akreditasyon Kurumu’ndan (TÜRKAK), TS EN ISO/IEC 17025 standardına uygun şekilde akredite olmuştur.