Elektromanyetik dalga ifadesi, elektronik radyasyonun hava boşluğunda katettiği yolu tanımlamaktadır. Bir atomun yarıçapı uzunluğundan birkaç metreye kadar değişen dalga boyları bulunmaktadır. Elektromanyetik dalgaların çeşitleri, dalga boyları azalan sırasına konulacak olursa şu şekildedir: radyo dalgaları, mikrodalgalar, kızılötesi ışınlar, görünür ışık, ultraviyole ışınları, X ışınları ve gama ışınları. Çeşitli elektrikli ve elektronik cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgalar, insan yaşamı ile içiçedir.
Denizdeki dalgalar gibi elektromanyetik dalgaların da tepe ve dip noktaları bulunmaktadır. Dalga boyu dendiği zaman bu tepe ve dip noktaları arasındaki mesafe kasdedilmektedir. Elektromanyetik dalgalar eşit hızla hareket etmektedir ancak frekansları farklıdır. Frekans dalga boyuna bağlıdır. Kısa boylu dalgalar yüksek frekansa, uzun boylu dalgalar ise düşük frekansa sahiptir. Yüksek frekanslı kısa boylu dalgalar daha fazla enerjiye sahiptirler. Enerji miktarı maddeyi nasıl etkileyeceğini belirlemektedir. Örneğin radyo dalgaları düşük enerjilidir ve atomları çok fazla etkilemez. Mikrodalgalar yüksek enerjilidir ve maddenin ısınmasına neden olmaktadır. X şınları ve gama ışınları ise atomları çok sağlam şekilde sarsmaktadır.
Bugünün teknolojisi büyük oranda elektromanyetik dalgalar kullanmaktadır. Radyo ve televizyonlar, cep telefonları, uzaktan kumanda cihazları, internet ve daha birçok cihaz ve uygulama elektromanyetik dalgaların havadaki hareketine dayanmaktadır.
Elektromanyetik uygunluk testleri, ilk olarak Avrupa Birliği ülkelerinde yayınlanan 89/336/EEC nolu Elektromanyetik Uygunluk Direktifi ile başlamıştır. Daha sonra çeşitli tarihlerde değişiklikler yapılan bu yönemeliğin son şekli 2014 yılında yayınlanan 2014/30/EU sayılı Elektromanyetik Uygunluk Direktifi’tir. Esas olarak bu direktifler, çalışırken diğer elektrikli veya elektronik cihazları etkileyen veya başka cihazların çalışmasından etkilenen elektrikli ve elektronik bütün cihazları kapsamaktadır.
Ülkemizde de Avrupa Birliği ile uyum çalışmaları kapsamında bu direktif 2016 yılında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Elektromanyetik Uyumluluk Yönetmeliği (2014/30/AB) adıyla yayınlanmıştır.
Bu yönetmelik uyarınca söz konusu cihazların uygunluk değerlendirme süreçleri şu şekilde belirlenmiştir:
- Yönetmelik ekinde düzenlenen (Ek II), üretimin dahili kontrolü (Modül A)
- Yönetmelik ekinde düzenlenen (Ek III), AB tip incelemesi (Modül B)
Yeni Yaklaşım Direktifleri kapsamında artık Avrupa Birliği ülkelerine gönderilecek elektrikli ve elektronik cihazlara CE işaretinin konulması için, elektromanyetik uyumluluk testlerini yaptırmak bir zorunluluktur.