Elektromanyetik etkileşim, elektrik yüklü parçacıkların birbirlerine yaptıkları itme veya çekme kuvvetidir. Elektrik yüklü parçacıklar hareket ederlerken, diğer elektrik yüklü parçacıklar üzerindeki elektrik ve manyetik kuvvet ile etkileşmektedir. Hareket eden parçacıkların şekli ve ve yönüne bağlı olarak kuvvetin yönü de değişmektedir. Bu etkileşim bir elektrik alanı meydana getirmektedir. Her elektrik yükü bir elektrik alanı üretmektedir. Yani elektrik alanını meydana getiren, elektrik yükleridir. Bu nedenle elektrik şebekesine bağlı olan bir lamba yanmasa da bir elektrik alanı yaratmaktadır. Burada önemli olan, bina veya ağaç gibi az da olsa yalıtkan nitelikli küçük bir engel elektrik alanını engellemektedir.
Manyetik alan ise elektrik yükleri yer değiştirdiği zaman ortaya çıkar. Yani lamba yandığı zaman, elektrik alanının yanında, elektrik akımının kablodan lambaya geçişi sırasında bir manyetik alan da meydana gelmektedir. Elektrik akım yükseldiği oranda manyetik alan da yükselir. Ancak manyetik alan, elektrik alanının aksine engel oluşturan cisimler tarafından engellenmez.
Elektromanyetik alanlar ise elektrik alanı ile manyetik alanların biraraya gelmesi ile oluşmaktadır. Elektromanyetik alanlarda elektrik dalgası ve manyetik dalga birlikte ışık hızında yer değiştirmektedir. Elektromanyetik alanların en belirgin özellikleri dalga uzunlukları ve frekanslarıdır. Frekans, elektromanyetik dalganın bir saniyede yaptığı titreşim sayısıdır. Frekans arttıkça dalga uzunluğu kısalır, buna karşılık alanda yayılan enerji yükselir.
Elektrik sayaçları ve kontrol kartları doğası gereği elektromanyetik dalgalar yayan cihazlardır. Bütün elektrikli ve elektronik cihazlarda ve sistemlerde olduğu gibi bu cihazların ve kart okuma sistemlerinin, elektromanyetik uyumluluk (EMC) standartları çerçevesinde test ve kontrollerinin yapılması gerekmektedir.
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte elektrik sayaçları da yapısal ve işlevsel değişimler geçirmektedir. Elektronik alanındaki köklü değişimler sonucu, elektrik sayaçlarının elektromekanik yapısı, tamamen elektronik bir yapıya dönüşmektedir. Bu şekilde hem teknik olmayan kayıplar azaltılmış olmaktadır hem de kolayca çok tarifeli uygulamalara geçilmektedir. Ancak sayaçların elektronik olması ile birlikte elektromanyetik uyumluluk problemlerinin de ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu şekilde elektrik sayaçları ve kontrol kartları herhangi bir elektromanyetik etkileşime girmeden doğru ve sağlıklı çalışmaktadır.