Sanayileşme ile birlikte makinaların çeşitlenmesi ve kapasite olarak gelişmesi büyük hız kazanmıştır. Ülkemizde de zaman zaman değişen gümrük birliğine geçiş, montaj sanayi, ithal ikamesine yönelme, ihracat teşviklerinin getirilmesi, liberal ekonominin ithalata verdiği öncelik uygulamaları gibi yanlış sanayi politikaları yüzünden makina sektörü hızlı gelişemese de yine de teknolojinin gelişmesi paralelinde çağın gerisinde değildir. Bunda arge çalışmalarına verilen ağırlık da etkili olmuştur. Bugün artık birçok sektör için elektrikli ve elektronik birçok makina üretilmektedir.
Endüstriyel cihazların temelini farklı sektörlerin ihtiyaçları paralelinde geliştirilen farklı kapasitelerde ve özelliklerde makinalar teşkil etmekedir. Motorlar, kompresörler, kaldırma ve taşıma teçhizatı, takım tezgahları, metalurji makinaları, maden makinaları, inşaat makinaları, gıda ve içecek işleyen makinalar, tekstil, giyim eşyası ve deri işlemede kullanılan makinalar, kağıt üretiminde kullanılan makinalar, soğutma ve havalandırma donanımları, bilgisayarlar, televizyonlar, tıpta kullanılan cihazlar ve daha akla gelmeyen yüzlerce makina çeşidi.
Ancak bu endüstriyel cihazların hepsinin ortak noktası elektrikle ve günümüzde daha fazla yönelinen elektronik sistemlerle çalışmalarıdır. Elektrikli ve elektronik cihazların veya sistemlerin ortak problemi ise elektromanyetik uyumluluktur (EMC). Teknolojinin bu kadar hızlı ilerlediği zamanımızda elektroniğin endüstriyel cihazlara girmesi zaten kaçınılmaz bir durumdur.
Ancak burada asıl önemli nokta elektrikli veya elektronik endüstriyel cihazların aynı ortamda bulunan başka elektrikli veya elektronik cihazların çalışmasından etkilenmemeleri ya da onların çalışmalarını etkilememeleridir. Aksi halde o noktada bir elektromanyetik uyumluluk problemi var demektir. Bu ise endüstriyel cihazların kendilerinden beklenmeyen davranışlar sergilemesine neden olmaktadır.
Bir yandan yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından çıkarılan standartlar bir yandan ülkelerin iç hukuklarında yaptıkları yasal düzenlemeler ile elektromanyetik uyuymluluk (EMC) testlerinin yaptırılması artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Aksi halde bu cihazları üreten firmaların ürünlerini başta Avrupa Birliği piyasası olmak üzere dünyanın herhangi bir ülkesinde piyasaya sürmeleri mümkün değildir.
Kısaca elektromanyetik girişimler, elektrikli veya elektronik cihazların ve sistemlerin performaslarını düşüren ve bozulmalara veya hatalı çalışmalarına neden olan her türlü bozucu etkiler veya işaretlerdir. En canlı örneği bugün çözülmüş olan, mobil telefonların araçların ABS fren sistemlerini etkilemesi, ya da televizyon ekranında titreşimler yapmasıdır.