Kısaca Eco-Design veya eko tasarım olarak bilinen Enerji İle İlgili Ürünlerin Çevreye Duyarlı Tasarımına İlişkin Yönetmelik, 2010 yılında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yayınlanmıştır. Bu yönetmelik, enerji ile ilgili ürünlerin tüketicilere sunulması için, bu ürünlerin tasarımında uyulması zorunlu olan koşulların çerçevesini tespit etmektedir. Bu şekilde enerji verimliliği, çevre koruma seviyesi ve enerji arz güvenliğini arttırmayı ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmayı hedeflemektedir.
Eko tasarım çalışmalarının temelinde, hammadde verimliliği, çevrenin korunması bakımından tercih edilecek malzemeler, kullanımda verimlilik ve geri dönüşüm için tasarım, dayanıklılık ve uzun ömür gibi kriterler benimsenmektedir.
Eko tasarım çalışmaları ilk olarak 1980’li yıllar biterken gündeme gelmiştir. İlk uygulamaları ise Hollanda’da mobilya, otomotiv, ambalaj ve benzeri sekiz sektörde olmuştur. Bu proje eko tasarım konusunda bundan sonraki çalışmaların temelidir. 1997 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Eko Tasarım: Sürdürülebilir Üretim ve Tüketime Ümit Vaadeden bir Yaklaşım adı verilen bir kılavuz yayınlanmıştır.
Eko tasarım, farklı yerlerde ve farklı zamanlarda, farklı şekillerde kullanılmıştır. Örneğin eko tasarım, bazen yeşil tasarım, sürdürülebilir tasarım, çevre için tasarım, doğa uyumlu tasarım gibi farklı kavramların yerine kullanılmıştır. Ancak ortak noktalarına bakılırsa, eko tasarım, daha iyi ürün tasarımı demektir. Ürünlerin bütün yaşam döngüsü boyunca doğaya olumsuz etkilerinin azaltılması demektir. Çevresel bakış açısının, ürünlerin tasarım ve geliştirilme süreçlerine kalite, maliyet, güvenlik ve zamanlama açısından uyarlanması demektir. Eko tasarım, üretilmesi planlanan ürünler için gerekli olan hammaddenin elde edilmesi, fonksiyonel bir ürüne dönüştürülmesi ve kullanım sonrası atık olması süreçleri dahil bütün yaşam döngüsünü içine almaktadır. Ürünün çevre ile ilgili etkileşimi, daha ürün tasarımı sırasında entegre edilmek zorundadır.
Ürünlerden kaynaklanan çevresel etkilerin hemen hemen yüzde 80’i tasarım aşamasında ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle eko tasarımın amacı, ürün geliştirme sürecinin başında çevre ile ilgili faktörleri dikkate almak ve ürünün bütün yaşam döngüsünde ortaya çıkabilecek çevresel etkileri en düşük seviyede tutmaktır. Ayrıca ürünün yaşam döngüsü boyunca ortaya çıkacak maliyetler de tasarım aşamasında tespit edilebilecektir.
Eko tasarım yaklamışından önce üretim çalışmalarında sadece ürünün işlevselliği, fiyatı, kalitesi, ergonomisi, estetiği ve ne kadar güvenilir olduğu dikkate alınırdı. Ürünlerin hammadde edinimi ve kullanım aşamaları sorgulanmaz, yaşam döngüsü boyunca çevre ile etkileşimine bakılmaz ve kullanım sonrası ürüne ne olacağı ile ilgilenilmezdi. Çevrenin korunması ilk konuşulduğıu zamanlarda da genelde fabrika atıkları üzerinde durulmuş ve bu yönde yasal düzenlemeler yapılmıştır. Kaynakların elde edilmesi, kullanılması ve kullanım sonrası ile çok ilgilenilmemiştir. Kaynakların verimli kullanılması, temiz üretim ve benzeri yaklaşımlar daha sonra ortaya çıkmıştır. Eko tasarım çalışmaları da bu yaklaşımlardan biridir.
Eco-Design veya eko tasarım belgelendirmesi, akredite belgelendirme kuruluşları tarafından yapılmaktadır. Belgelendirme çalışmalarında yürürlükte olan yasal düzenlemelere ve yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara uyulmaktadır.